Türkiye’deki Girişimciler Meleklerini Arıyor
Türkiye’de yeni yeni yaygınlaşmaya başlayan melek girişimcilik, özellikle Amerika’da ve Avrupa’da fazlasıyla uygulanan bir yatırım türü olarak karşımıza çıkmaktadır. Pek çoğumuzun günlük hayatında aktif olarak kullandığı facebook, google, yahoo, apple, youtube, hotmail, skype ve benzeri uygulamaların sahibi olan şirketler de melek girişimciler ile büyümüşlerdir. Melek girişimciler, çoğunlukla ekonomide bir katma değer yaratabilecek fikre ve bu fikri başarılı bir işe dönüştürebilecek olan ekiplere veya şirketlere yatırım yapmayı tercih ederler.
Dünya’da pek çok uygulaması olan melek girişimcileri, Türkiye’de de artırmaya yönelik olarak Hazine Müsteşarlığı bu konuda hazırladığı taslağı, kamunun görüşüne sundu. Bu taslak, yeni kurulan yüksek risk içeren şirketlere, “melek girişimci (bireysel katılım yatırımcısı)” olarak nitelendiren yatırımcıları ve bu yatırımcıların riskli şirketlere hangi şartlarda yatırım yapabileceğini düzenliyor. Yeni kuruldukları veya fazla riskli oldukları için bankalardan kredi bulamayan şirketlere yatırım yapılmasını teşvik etmek amacıyla melek girişimcilere 31 aralık 2017 tarihine kadar geçerli olmak üzere vergi muafiyeti de getiriliyor. Yatırımcıların şirkete getirecekleri paranın yüzde 75’i vergiden muaf olacaktır; eğer, sözkonusu şirketin projesi Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı veya TÜBİTAK tarafından destekleniyorsa yatırımcıların getirdiği paranın tamamı vergiden muaf tutulacaktır. Ancak vergiden muaf olabilmek için; öncelikle melek girişimcilerin Hazine Müsteşarlığı’ndan “Bireysel Katılım Yatırımcısı Lisansı” alması gerekmektedir. Bu lisansa sahip olabilmek için de, melek girişimci adayının iki yıllık gelirin 200.000TL ve üzerinde olması veya 1.000.000TL kişisel servete sahip olması gerekiyor. Melek girişimci olmak için şartlar bunlarla da kalmıyor.
- Finans kurumlarında fon yöneticisi, müdür veya dengi pozisyonda en az iki yıl çalışmış olmak veya
- Lisanstan önce son beş yıl içinde yıllık cirosu 50 milyon lira olan bir şirkette genel müdür yardımcısı veya daha üst pozisyonda çalışmış olmak gibi belirli bir iş tecrübesine sahip olmak da aranan özellikler arasında bulunuyor.
Bu kriterlerin tamamı sağlandıktan sonra, Hazine Müsteşarlığı beş yıl geçerliliği olan beşer yıllık dönemlerle uzatma hakkına sahip olunan lisansı melek girişimcilere veriyor. Melek girişimciler bu şartları sağladıktan sonra girişimcilerine en az 20.000TL ve bir yılda en fazla 1.000.000TL yatırım yapabileceklerdir. Eğer, bir girişimci şirketine birden fazla melek girişimci ilgi duyup, yatırım yapmak isterse, yatırılabilecek olan toplam tutar 2.000.000TL olabiliyor.
Melek girişimcilerin, vergi muafiyetinden yararlanabilmeleri için aynı zamanda, yatırım yapılan şirkete ait şirket hisselerini en az iki yıl elde tutmaları gerekiyor. Diğer bir ifade ile spekülatif amaçlı yatırım desteklenmiyor. Aynı zamanda melek girişimciler, kendilerinin veya aile bireylerinin kurmuş olduğu şirketlere de yatırım yaptığında devlet desteği alamayacaklardır.
Sonuç olarak, böylesine avantajlı bir yatırım olanağı sağlayan Hazine Müsteşarlığının, bir nevi Türkiye’deki ailelerin kişisel servetlerini, sermaye olarak girişimcilerin şirketlerine çekmeye çalıştığı da söylenebilir. Değişen Türk Ticaret Kanunu ile birlikte, aile şirketleri kişisel servetleri ile şirketlerinin servetlerini ayrıştırma çalışmalarına başlamıştır. Bu bağlamda, ailelerin sahip olduğu fonlarla girişimcilerin desteklenmesi ile, hem girişimciler kazanacak hem de melekler kazanacaktır ve böylelikle Türkiye’de yeni bir yatırım alanı açılmış olacaktır.