BültenMakale

Liderliğin Yeni Gerçekliği: Daha İyi Bir İletişimci Olmanız Gerekiyor!

Günümüz iş dünyası, belirsizliklerin ve sürekli değişimin hâkim olduğu bir ortamda varlığını sürdürmektedir. Artık sadece stratejik zekâya sahip olmak ya da güçlü kararlar almak, bir lider için yeterli olmuyor. Modern çağın liderleri, adeta cam bir akvaryumda yaşıyor gibiler; sürekli göz önündeler, aldıkları kararlar izleniyor, dolayısıyla hesap verebilir olmak zorundalar. Kısacası, bu çağın liderlik anlayışı; şeffaflık, empati, iletişim hızı ve dijital medyanın etkin kullanımı gibi çok boyutlu becerilerle yeniden tanımlanıyor.

Aile şirketlerimizi, dünden bugüne göz önünden geçirirsek, kurucu babaların geleneksel liderlik anlayışının genellikle, şirkette çalışan profesyonelleri yönlendirme ve ardından da denetim odaklı olduğunu görürüz. Ancak bugünün dünyasında,ağırlıklı olarak “X” ve ardından şimdi “Z” kuşakların iş hayatında olduğu düşünülürse, çalışanların yalnızca verilen emirleri uygulayan değil, aynı zamanda sürece anlam katan bireyler olmaları bekleniyor. Bu dönüşümde kilit rol oynayan unsur ise “ilham verici liderlik”tir.

Hepimiz biliyoruz ki, liderliğin temelinde güven yatıyor. Güvenin kaynağı ise şeffaflık ve tutarlı iletişimdir. Çalışanlarla iletişim, sadece yazılı raporlar ya da toplantılarla değil; başta WhattsApp gibi sosyal medya üzerinden anlık yanıtlar ve dijital mecralardan doğrudan temaslarla sağlanıyor. Dolayısıyla hızlı iletişim önemli hale gelmiştir.

Liderliği İletişim Açısından İrdelemeye Devam Edersek….

Liderlik, sadece yön vermek değil; net bir misyon belirlemek, değerlerle hareket etmek ve aslında iletişimi yönetmektir. Liderin başarısı çoğunlukla, çevresindekilere güven verip onların potansiyelini açığa çıkarabilmesiyle ölçülür.

Burada dikkat edilmesi gereken önemli bir konu misyonun net ve motive edici olmasıdır. Şirketin (ve de ailenin) değerleri açıkça ifade edilmeli; bu değerler ise, hız ve yaratıcılığı desteklemelidir.

Bütün bu felsefeler, emirden ziyade “misyonu anlamaya” ve hedefe ulaşmak için özgürlük tanımaya dayanır. Dolayısıyla, iyi bir lider;

  • Sadece görev değil, ardındaki “niyeti” açıkça ifade etmelidir. Ekip üyeleri, liderin neyi neden hedeflediğini bilirse daha bağımsız ve etkili kararlar alabilir.

Bu noktada kritik bir husus, liderin hedefini tanımlayıp, uygulama özgürlüğünü alt kademelere devretmesidir.

İletişim – Strateji ile Uygulama Arasındaki Köprüdür…

İletişim, esasen bir liderin stratejisini pratiğe dönüştürmesini sağlar. Dolayısıyla, çalışanlara güven vermek, onlara anlamlı hedefler sunmak ve kendi kararlarını almaları için ortam yaratmak hayati önem taşır. Liderin güvenilir ve dürüst olması, takipçilerinin ona inanmasını sağlar.

Hiç bir lider, boşlukta hareket etmez, önce kendisinin hedefi doğru anlaması, sonra da açıkça ifade edebilmesi gerekir. Bu noktada, karşımıza çıkan önemli bir konu, hedefe ulaşmada uygulanan planların sade olması ve gereksiz ayrıntılarda kaybolunmaması gerektiğidir. Kısacası, yalın ve anlam odaklı bir yönetim anlayışı benimseyen liderler başarılı olur.

Share:

Leave a reply